DENİZLİ HOROZU
Gecelerin Karanlığına Karşı Doğacak Güneşin
Müjdesini Haykıran Horoz
Denizli Horozu
"Her Horoz Kendi Kümesinde Öter
Denizli Horozu İse Her Yerde Öter"
--------------------------------------------------------------------------------
"Tanrıya şükür, burada her şeyim var. Hayatımda yalnız bir şey eksik: Horoz sesi!.." diyordu New York'ta yaşayan Denizli'li zengin bir işadamı. Bahsettiği horoz Denizli horozuydu. Horoz özlemini kelimelere dökerken modern dünyanın bir gerçeğini de dile getiriyordu.
"Ben bir şafak vakti Denizli'de horoz sesleri arasında doğmuşum... Sonra da yıllarca aynı güzel sesle uyandım... Her sabah muntazam kurulmuş bir saat gibi öten horozumun sesiyle yataktan fırlıyordum. Şimdi sana birşey söyleyeyim mi?. 21 yıldır burada horoz sesi işitmiyorum... Modern şehirciliğin ilk alıp götürdüğü şey, altın sesinden çok daha tatlı olan horoz sesi... Uygar hayat kentte, evvela horozun sesini kesiyor..."
Denizli'nin sembolü olan "Denizli horozu", renk ve vücut yapısı itibariyle ahenkli uzun ve güzel ötüşleriyle, ilimize en uzak yörelere kadar isim yapmış yerli bir ırkımızdır. Bazılarına göre Osmanlı İmparatorluğu zamanında Arnavutluk'tan İstanbul'a getirilen uzun ötüşlü Berat horozlarının Denizli'ye getirilmesi ve Denizli'deki yerli tavuklarla melezlenmesinden oluştuğu söylenmekte ise de bu doğru değildir. Zira renk ve vücut yapısı bakımından aralarında hiçbir benzerlik yoktur. Denizli horozu bu bölgedeki insanların eskiden beri uzun ötüşlü horozlara gösterdikleri özen sonucu kendiliğinden oluşmuş bir ırktır.
Denizli Horozu'nun gözleri siyah ve sürmelidir. Bacakları koyu gri veya mor, ibik balta ibik şeklinde, kulakçık kırmızı veya kırmızı üzerinde beyaz benekli genel renk, siyah kirli beyaz ortaklaşa karışım halindedir. Bazen kanat tüyleri üzerinde kahverengi renkler bulunur. Al horozlarda ise siyah-kırmızı ortaklaşa karışım halindedir. Canlı ağırlık ortalama 3-3.5 kg civarındadır. Denizli Horozları renklerine, vücut yapılarına ve ibik şekillerine göre 3'e ayrılır. Renklerine göre DEMİRKIR, PAMUKKIR, KINALI, AL, SİYAH ve KÜRKLÜ olmak üzere 6 tipe ayrılırlar. Vücut yapılarına göre YÜKSEK BOYUN, SÜLÜN ve KÜPELİ olmak üzere 3 tipi vardır. İbik şekillerine göre ise GENİŞ İBİK ve DAR İBİK olmak üzere 2 tipi vardır.
Denizli horozunun sesi, tonuna ve netliğine göre de sınıflandırılır. Ses tonuna göre İNCE, DAVUDİ, KALIN SES olmak üzere 3'e ayrılır. Davudi ses, ince sesle kalın ses arasında ve kalın sese yaklaşan tek bir sesdir. Niteliğine göre net ses, hüzünlü ses, cırlak ses, dalgalı ses (alaycı ses) olmak üzere dörde ayrılır.
Denizli horozlarının ötüşleri bütün kabiliyetin ortaya konulmasıyla yapılır. Ötüşleri, ötüş anındaki vücut pozisyonuna göre ASLAN ÖTÜŞ, KURT ÖTÜŞÜ, YİĞİT ÖTÜŞÜ, PUS ÖTÜŞ olmak üzere dörde ayrılır.
İyi bir Denizli Horozu'nda görünüş canlı; bacaklar, boyun uzun ve kuvvetli göğüs geniş ve derin; kuyruk dik başa doğru meyilli olmalıdır. Tavukta da aynı özellikler aranır. Denizli horozlarının birinci yılda ötüş uzunlukları 20-25 sn olmaktadır.
Tarım İl Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan Denizli ırkı üretim birimince yetiştirilen Denizli Horozları genel olarak 100 başlık bir sürü halinde elde tutulmaktadır. Damızlık horozlar seçildikten sonra kalanlar; Mart, Nisan ayından itibaren yurdun çeşitli yerlerinden gelen taleplere göre satılmakta, Mart, Nisan, Mayıs, Haziran aylarında civciv satışı yapılmaktadır.
DENİZLİ HAKKINDA GENEL BİLGİLER
Denizli'nin Tarihçesi
Denizli şehri, ilk defa bugünkü şehrin 6 km. kuzeyinde, Eskihisar Köyü civarında kurulmuştur. Bu şehir M.O.( 261 - 245 ) yılları arasında, Suriye Kralı II. Antiyokustheos tarafından kurulmuş ve karısının adına izafeten LAODICIA denilmiştir. Türkler Denizli havalisini zaptettikten sonra, şehrin suyunun bol bulunduğu bugünkü Kaleiçi mevkiine naklettirmişlerdir.
Denizli adına, tarihi kaynaklarda başka başka isimler olarak rastlamaktayız. Selçuklu kayıtları ve Denizli mahkemesi serciye sicilleri (Ladik) ismini vermektedir. Ibni Batuta'nın seyahatnamesi (Tunguzlu) denilmektedir. Mesalikullebsar'da da (Tunguzlu) olarak kaydedilmiştir.
Timurlenk'in zafer namesini yazan, Ser afettin Zemdi (Tenguzlug) ve (Tonguzlug) gibi iki isimden bahsetmektedir. Tensiz kelimesi eski Türkçe'de Deniz demektir. Tunguzlu ise bugünkü imlasıyla Denizli demektir. Netice olarak Denizli adi, Tunguzlu ve Tunguzlu kelimelerinin zamanla ağızdan agıza, Denizli kelimesi haline gelmesinden bugünkü seklini almıştır.
Kronoloji
M.O. 4000'ler
|
Kalkolitik donem
|
M.O. 3000 - 2000
|
ilk Tunç Cağı
|
M.O. 2000 - 1200/1100
|
Orta Tunç cağı ve Son Tunç cağları
|
M.O. 1800
|
Denizli'nin Arz ava Sayasal Birliği içinde yer olması
|
M.O. 1200
|
Deniz kavimleri göçü
|
M.O. 1100'ler
|
Deniz kavimleri göçüyle Hitit Devleti'nin yıkılması
|
M.O. 546
|
Ahamenis Kralı II.Kiros'un Lidya Krallığı'nı ortadan kaldırması
|
M.O. 360
|
Hellespontos, Misya, Lidya ve Karya satraplarının Pers merkezi yetkesine bas kaldırışı
|
M.O. 334
|
Büyük İskender'in Anadolu seferi ile Denizli yöresindeki Pers etkinliğine son verilmesi
|
M.O. 246
|
ll.Antiokus'un karisi Laodikeia'yı ziyareti sırasında Laodikeia kentinin kurulması
|
M.O. 188
|
Roma, Bergama, Selevkoslar arasında barış antlaşmasının yapılması
|
649
|
Muaviye'nin Kıbrıs seferi
|
1070
|
Türklerin Denizli'de ilk kez görülmeleri
|
1077
|
Denizli'nin Türklerce fethi
|
1097
|
Kentin Bizansın eline geçmesi
|
1102
|
l.Kılıç Arslan'ın Denizli'ye fethi
|
1119
|
Denizli'nin yeniden Bizans'ın eline geçmesi
|
1148
|
Haçlılar'ın Denizli'den geçmeleri
|
1190
|
Frederik Barbaros komutasındaki bir Haçlı Ordusu'nun Denizli'den geçmesi
|
1207
|
Denizli'nin yeniden Türkler'in eline geçmesi
|
1259
|
Türkmenlerin Denizli'nin yönetimini ele geçirmeleri
|
1288
|
Denizli'nin Germiyanogulları egemenliğine girmesi
|
1300 - 1368
|
Denizli'de İnançogulları egemenliği
|
1368
|
Denizli'ni yeniden Germiyanogulları egemenliğine girmesi
|
1391
|
Denizli'nin Osmanlılar'ın eline geçmesi
|
1403
|
Timur'un Denizli'yi Germiyanoğulları'na geri vermesi
|
1429
|
Denizli'nin kesin olarak Osmanlı egemenliğine girmesi
|
1874
|
Denizli'de ilk Rüştiye Mektebi'nin açılması
|
1876
|
Denizli'de ilk Belediyenin kurulması
|
1879
|
İzmir-Aydın demiryolunun Sarayköy'e dek uzatılmasına ilişkin bir antlaşmanın yapılması
|
1883
|
Yapılan yönetim değişikliği ile Denizli'nin Sarayköy, Buldan ve Tavas kazalarının bağlandığı bir sancak haline getirilmesi
|
1884
|
Çal Kazası'nın Denizli sancağına bağlanması
|
1888
|
Acıpayam Kazası'nın, Denizli sancağına bağlanması, Sarayköy demiryolu hattının Dinar'a dek uzatılmasının kararlaştırılması
|
1910
|
Denizli'nin "Bağımsız Mutasarrıflık" haline getirilmesi
|
22 Mart 1919
|
İzmir'de toplanan Reddi İlhak Kongresi'ne Denizli'den bir kurulun katılması
|
25 Nisan 1919
|
İstanbul Hükümeti'nin Şehzade Abdurrahim Efendi başkanlığındaki bir öğüt kurulunun Denizli'ye göndermesi
|
15 Mayıs 1919
|
İzmir'in Yunanlılar'ca işgali üzerine, Denizli'de bir protesto mitingi düzenlenmesi
|
16 Mayıs 1919
|
Yunan işgalinin protesto edilmesi amacıyla Tavas'ta da bir miting düzenlenmesi
|
17 Mayıs 1919
|
İşgale karsı Çal'da bir miting düzenlenmesi
|
29 Mayıs 1919
|
Denizli'de Redd-i ilhak Cemiyeti'nin kurulması
|
8 Haziran 1919
|
Sarayköy'de bir Kuvay-i Milliye Cephesi'nin oluşturulması
|
10 Haziran 1919
|
Denizli Heyet-i Milliye'nin kurulması ve Sarayköy cephesinin oluşturulması
|
3 Ağustos 1919
|
İstanbul Hükümeti'nin Denizli'de incelemelerde bulunmak üzere Jandarma Genel Komutanı Ali Kemal Paşa'yı göndermesi
|
7 Ağustos 1919
|
Denizli Mutassarrıfı Faik Bey'in Dahiliye Nezareti'ne bir telgraf çekerek, Kuvay-i Milliye'nin dağıtılması buyruğunu geri çevirmesi
|
18 Ağustos 1919
|
Denizli delegelerinin Sivas Kongresi'ne katılmak üzere kentten ayrılması
|
12 Ocak 1920
|
Emin Efendi ve Faik Bey'in İstanbul'da toplanan Meclis-i Mebusan'a Denizli milletvekili olarak katılması
|
21 Haziran 1920
|
Çopur Musa çetesinin Çivril'i basması
|
5 Temmuz 1920
|
Yunanlılar'ın Buldan'a ve Çal'ın bazı köylerine girmesi
|
8 Temmuz 1920
|
Demirci Mehmet EFE'nin adamlarından Soketli Ali EFE'nin Denizli'de öldürülmesi
|
9 Temmuz 1920
|
Denizli'ye giren Demirci Mehmet EFE'nin, Soketli Ali EFE'nin ölümünden sorumlu tuttuğu 60 kişiyi öldürtmesi
|
29 Temmuz 1920
|
Yarbay Nazmı Bey'in 57.Tümen Komutan ive Mutasarrıf vekili olarak Denizli'ye gelmesi
|
18 Ocak 1921
|
Çivril'in Yunan işgaline uğraması
|
1 Nisan 1921
|
Çivril'in ikinci bir kez işgale uğraması
|
30 Ağustos 1922
|
Çivril'in Büyük Taarruzla birlikte Yunan işgalinden kurtarılması
|
4 Eylül 1922
|
Buldan'ın işgalden kurtarılması
|
geri
İKLİMİ:
Denizli ili Ege Bölgesinde olmasına rağmen, Ege Bölgesinin iklimi tamamen görülmez. Kıyı kesimlerinden iç bölgelere geçit yerinde olduğundan az da olsa iç bölgelerin iklimi hissedilir. Ege Bölgesi ikliminden sıcaklık olarak biraz düşük farklılıklar görülebilir. Denizli'de dağlar genel olarak denize doğru dik olduğundan, denizden gelen rüzgarlara açık bulunmaktadır. Kışlar ilik ve yağışlı geçmektedir.
DENİZLİ'DE SANAYİ VE EKONOMİ
TEKSTİL SANAYİ
Tekstil sanayii, yüksek istihdam hacmi ve zamanda yarattığı katma değer büyüklüğü bakımından Denizli'nin önde gelen sanayii sektörü durumundadır. 1950'li yıllarda, Denizli yöresinde ev ve atölye tipi küçük sanayii şeklinde hambez üretimi yapılmakta idi. Ancak özel girişimcilik ve modern sanayi tesislerin kurulması bağlamında, Denizli'de ortaya çıkan ilk tekstil tesisleri çırçır fabrikalarıdır. Daha sonra Denizli'de büyük tesisler olarak iplik fabrikalarının kurulması Denizli ve çevresinde çok yaygın olan, ev ve atölye tipindeki ham bez dokuyan küçük sanayiinin iplik ihtiyacını karşılaması yönünden oluşmuştur.
Teknolojik bakımdan zamanla gelişme gösteren dokuma sanayii sektöründe iptidai dokuma tezgahlarının yerine modern tezgahların almasıyla beraber, ev ve atölye tipi üretimden fabrika türü üretime geçilmiş, böylece dokuma sanayiinde tesis sayısı hızla artmıştır. Günümüzde, özellikle son yıllarda konfeksiyon ihracatının devletçe teşvik edilmesiyle birlikte, Denizli dokuma sanayii konfeksiyon üretimine de yönelmiş, bir taraftan yalnızca konfeksiyon üretimi yeni fabrikalar kurulurken bunların peşisıra iplik ve dokuma fabrikaları da yenileme yatırımlarına hız vermişlerdir.
T.Cebesoy'a göre: “Türk ekonomisinin 1980 yıllarından itibaren dışarı açılmasında ve ihracata dayalı bir politika izlemesindeki en büyük pay şüphesiz tekstil sektörüne aittir. İşgücü, hammadde kaynaklarının niteliği ve bolluğu, dışsatım pazarlarına olan yakınlık ve AB'nin ayrıcalıklı ticaret ortağı gibi nedenler tekstil ve konfeksiyon sektörünün ülke ekonomisine sağladığı katma değer bakımından lider konumuna getirmiştir.
Milli ekonomiye katkısı son derece fazla olan tekstil sektörünün giderek gelişmesi önündeki çeşitli sorun ve engellerin kaldırılmasını, birtakım çözüm önerilerinin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapılmaktadır. Örneğin, dış ülkelerin siyasi nedenlerden dolayı tekstil sektörüne uyguladığı yanlış ithalat ve ihracat politikalarına karşı, Türk siyasetçileri ve iş adamları duyarlı yaklaşımlarını sürdürürken, içeride de düşük maliyetli enerji ve hammadde, verimli ve eğitimli işçi sağlanması ve vergi indirimleri, resim ve harç istisnaları gibi bazı hummalı çalışmalar sürdürülmektedir.”
Geri
ÇIRÇIR SANAYİ
Çırçır sanayii, dokuma sektörünün birinci aşamasını meydana getiren temel bir sanayi koludur. Denizli'de motor gücüyle çalışan ilk büyük çırçır fabrikası 1950 yılında bir kooperatif işletmesi olarak kurulmuştur. Sonraki yıllarda (1962 ve 1968'de) özel sektör eliyle 2 çırçır fabrikası daha faaliyete geçmiştir.13970'li yıllardan itibaren Denizli'de dokuma ve iplik sanayiinin gelişmesine paralel olarak 1974 ve 1977 yıllarında da iki çırçır fabrikası kurulmuş, 1985 tarihinde bir tesis daha işletmeye açılmıştır. Bu tesislerin yıllık kapasitesi 150.000 tonun üzerindedir.
Geri
İPLİK SANAYİ
Balyalanmış prese pamuğun fabrikaya girişi ile başlayıp burada pamuk elyafının harmanlanması, açılıp temizlenmesi, taranması, bükülerek ipliğe dönüştürülmesi gibi safhaları içerir. Denizli'de iplik üretimi dokuma ve terbiye işlemlerinin bir arada yapıldığı entegre fabrikalarda gerçekleştirildiği gibi, ayrı tesislerde de yapılabilmektedir. Denizli'de 1940'lı yıllarda kurulan Sümerbank İplik Fabrikasından sonra, 1949 yılında Sümerbank İzmir Basma Sanayi Müessesesine bağlı, Denizli fabrikasının temeli atılmış, 1953'te iplik üretmeye başlamıştır. Fabrika 1960'tan itibaren ham bez üretimini de gerçekleştirerek entegre bir tesis haline gelmiştir. Denizli'de özel sektör tarafından işletmeye açılan ilk iplik tesisi Göveçlik İplik fabrikasıdır. Yurt dışında çalışan işçilerin katkılarıyla bir işçi şirketi olarak 1975 yılında da üretime başlamıştır. 1986-1987 ve 1991 yılında da özel sektöre ait ileri teknoloji kullanan, yüksek kapasiteli, modern iplik fabrikaları kurulmuştur. Bu tesisler, Denizli tekstil sanayiinin dokuma öncesine ait önemli bir bölümünü oluştururlar.
Geri
DOKUMA SANAYİ
Denizli, öteden beri ülkenin dokumacılık merkezlerinden biri olarak tarihteki yerini almıştır. Günümüzde Buldan, Babadağ, Kızılcabölük ve Denizli başta olmak üzere, küçük ve orta işletmelerden büyük sanayii kuruluşlarına kadar çok sayıda işletme faaliyet göstermektedir.Denizli ve çevresinde dokumacılık 1950'lere kadar geleneksel bir el sanatı şeklinde sürmüş, 2. Dünya Savaşı'ndan sonra 1970'li yıllara kadar dokuma sanayiinde önemli bir değişim süreci yaşanmıştır. Fabrikasyon ham bez üretimine 1953 yılında kurulan Sümerbank bez fabrikası ile geçilmiş, bu tesisin açılması yörede dokuma sanayiinin canlanmasında etkili olmuştur. 1950-1970 yılları arasında sanayiinin kurulması gibi ön koşulların gerçekleştirilmesinden sonra 1970'lerden itibaren devlet teşviklerinin de katkısıyla dokuma sanayiinde belli bir sıçrama meydana gelmiştir. 1970-1980 yılları arasında ve daha sonraki yıllarda çok sayıda dokuma tesisi kurulmuştur. Ancak bu tesisler son yıllarda konfeksiyon ihracatına da yönelmişler, büyüyerek üretim kapasitelerini ve çeşitlerini artırmışlardır.
Denizli sanayiinde gelişmiş bulunan dokuma sektöründe ham pamuğun fabrikaya girişi ile başlayan ve çeşitli türevlerde nihai ürün olarak piyasaya sürülmesine kadar devam eden değişik üretim kademeleri bulunmaktadır. Denizli'de bulunan dokuma tesisleri genellikle pazarda özel bir talebi bulunan havlu ve çarşaflık ile ham bez dokuyan orta ölçekli tesislerdir. Bu tesislerin bir bölümü başka firmalara üretim yaparken, çözgü, haşıl, kasarlama gibi dokuma öncesi işlemler ayrı tesislerde de yapılabilmektedir. Bunun yanında örgütlü sektörün de entegre dokuma sanayii tesisleri de bulunmaktadır.
Geri
BOYA, APRE, BASKI ve TEKSTİL TERBİYE SANAYİ
Dokunmuş ya da örülmüş ham kumaş, gerek görünümünü ve gerekse kullanımını geliştirmek amacıyla; boya, apre, desen baskısı ve terbiye gibi işlemlerden geçirilmektedir. Bu işlem, kasarlama, merserize, boyama, apre ve baskı işlemlerinden biri ya da hepsini içerebilir.Denizli'deki kaliteli boyama işlemine olan taleple birlikte, ilk atölyeler 1960'lı yıllarda kurulmuş, ilk boya fabrikası da 1965 yılında açılmıştır. Bölgedeki tekstil sektörünün gelişmesine paralel olarak bu yöndeki yatırımlar da artmış, önemli bir kısmı tekstil fabrikalarının bünyelerinde olmak üzere, günümüzde 20'ye yakın modern sanayi kuruluşuna ulaşmıştır.
Geri
TUĞLA ve KİREMİT SANAYİ
Denizli'de ilk tuğla fabrikası 1966 yılında kurulmuş, bunu 1967 yılında ikinci tuğla ve kiremit fabrikasının kurulması izlemiştir. Yörede tuğla ve kiremit talebinin artmasına bağlı olarak 3.Üncü tuğla fabrikası 1973 yılında hizmete girmiştir. Denizli'de 1988 yılında da bir diğer tuğla fabrikası faaliyete başlamıştır. Bu fabrikalar gerek Denizli çevresinde, gerekse 1985 yılından sonra turizm sektöründe ikincil konut, otel ve motel gibi turistik tesis yapımının hız kazanmasına bağlı olarak özellikle Antalya çevresindeki kıyı kuşağında inşaat malzemesi kullanım alanlarına yönelik olarak üretim yapmaktadır.
Geri
DERİ SANAYİ
Denizli'de bu sanayi dalında faaliyet gösteren kuruluşlar genelde küçük tesislerden oluşmaktadır. Ticaret odası kayıtlarına göre ilde 100'ün üzerinde tabakhane bulunmakta, Türkiye'nin kösele ihtiyacının %90'a yakın kısmı buralarda üretilmektedir. Ayakkabı sanayiinin ana hammaddesi olan kösele, bu yönü ile ele alındığında Denizli Deri sektöründe büyük bir öneme sahip olduğu görülür. Ortaçağda Ahi Kaysar'ın Debbağlık mesleğini Acıpayam'ın Yeşilyuva köyünde başlattığı ve bu tabakhanelerin Cumhuriyet dönemine kadar çalıştığı bilinmektedir. 1930'lu yıllarda debbağlık, Denizli merkezine 2 km. mesafede tabakhane sitesinde, o günün en modern teknolojileri ile faaliyet göstermeye başlamıştı. Günümüzde 129 esnafın faaliyet gösterdiği Tabakhane sitesinde, modern teknolojinin uygulama ve uyarlamasına yönelik KOSGEB'in desteklediği Deri Ortak Kullanım Ünitesi'nin kurulması fizibilite ve proje çalışmaları sonuçlandırılarak, makine donanım ve teçhizatın ihalesi gerçekleştirilmiştir. Deri Ortak Kullanım Atölyesi'nin Mayıs/1998 tarihinde faaliyete geçirilmesi için çalışmalar sürdürülmekte ve bunun sonucunda Türkiye'nin kösele ihtiyacının %65-70'ini karşılayan tabakhanelerin standart ve kaliteli üretim yapmaları gerçekleşecektir. Aynı zamanda ayakkabı ve deri konfeksiyon imalatçılarını önemli yönde etkilemesi hedeflenmektedir. Deri Ortak Kullanım Atölyesi donanım ve teçhizatı, yer seçimi kesinleşen Deri Organize Bölgesine kolayca nakledilebilecek makine ve teçhizattan oluşmaktadır.
Geri
METAL EŞYA ve TEÇHİZAT SANAYİ
Denizli sanayiinde dokuma, giyim eşyası ve deri sanayii sektöründen sonra tesis sayısı bakımından en önemli yeri metal eşya, makine ve teçhizat sanayii almaktadır. Bu sektör, tesislerin kuruluşları açısından yeni olmakla birlikte, günümüzde çok hızlı gelişmesiyle dikkat çekmektedir. Denizli'de metal eşya, makine ve teçhizat sanayiinin ortaya çıkışı ve gelişimi gözönüne alındığında, bu sektörün özellikle 1970'li yıllardan itibaren kurulmaya başladığı ve 20-28 yıllık bir geçmişi olduğu görülür.
1968 yılında kurulan kablo fabrikasıyla oluşmaya başlayan ve 1970'li yılların başlarında mutfak eşyaları, civatalar, tarım makineleri, jant, motor döküm parçaları, metal borular, tel çekme ve çivi fabrikalarının kurulmasıyla gelişen metal sanayii, günümüzde yaklaşık 60'a yakın tesis ile temsil edilmektedir. Bu sektör, yapısı itibariyle son derece farklı alt sektörlerden oluşmakta ve çok çeşitli mamülün üretimini gerçekleştirmektedir.
Geri
KABLO ve ÇİVİ SANAYİ
Metal eşya, makine ve teçhizat sanayiinin bir alt kolunu oluşturan kablo ve çivi sanayii alanında Denizli'de 10 sanayi kuruluşu bulunmaktadır. Bu kuruluşlardan 2'si çivi diğerleri ise değişik türde elektrik kablosu üreten tesislerden oluşmaktadır. Denizli'de elektrik kablosu üretimi 1968 yılında kurulan kablo fabrikası ile başlamıştır.
Türkiye'nin en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında 246, sırada bulunan tesis, yılda 10.000 ton bakır işleme kapasitesine sahip olup, yüksek ve orta gerilim hatları için elektrik kabloları, gemi kabl3oları, özel kabloları ve emaye bobin telleri üretmektedir. Denizli'de 7 kablo fabrikası daha bulunmaktadır. Söz konusu fabrikalardan ikisi 1976 ve 1979 yıllarında kurulmuş, diğerleri ise 1980-1987 yılları arasında üretime başlamışlardır. Bu kablo fabrikalarında da PVC elektrik kabloları ve emaye bobin telleri üretilmektedir.
Geri
MERMER SANAYİ
Balıkesir'den sonra Türkiye'nin ikinci büyük mermer ve traverten yatakları, Denizli ilindedir. 1979 yılında ilk tesisin kurulmasıyla faaliyete başlayan mermer sanayii, daha sonraki yıllarda da gelişmesini sürdürmüştür. 1983 yılında kurulan 2. mermer tesisinin ardından 1986'da 3 yeni fabrika daha işletmeye açılmıştır. Halen 3 adedi Organize Sanayii Bölgesi'nde olmak üzere, büyük kapasitede 10 fabrika üretim yapmaktadır. Kuruluşların mermer kesme ve şekillendirme çalışmaları yaptığı bu sanayi kolunda, yaklaşık olarak yılda 1.000.000 m 2 mermer ve traverten levha, 250.000 m 2 mermer fayans üretilmektedir. Uluslar arası düzeyde ileri teknoloji kullanan bu tesisler, yurtiçi talebin ötesinde 5 kıtaya ihracat yapmaktadırlar.
Geri
ÇİMENTO, BETON ve BETON BORU SANAYİ
Taşa ve toprağa dayalı sanayiinde yer alan en önemli sanayilerinden biri 1987 yılında faaliyete geçmiş olan Denizli Çimento fabrikasıdır. Ayrıca beton ve beton boru sanayi kolunda Denizli'de dört işletme bulunmaktadır. 1972 yılında bir işçi şirketi olarak kurulan beton boru fabrikasında yılda, yaklaşık olarak 50.000 adet beton boru üretimi gerçekleştirilmektedir.
Geri
YEM SANAYİ:
Denizli ilinde yem sanayi kolunda faaliyet gösteren 2 sanayi kuruluşu bulunmaktadır. Ancak bunlardan birisi Denizli'nin Acıpayam ilçesinde bulunmakta diğer yem fabrikası, gıda sektöründe Denizli'nin en büyük kuruluşu olan Abalıoğlu Yem Fabrikası'dır. Bu kuruluş Denizli'nin olduğu kadar üretim kapasitesi açısından Balkanlar ve Ortadoğu'nun da en büyük sanayi kuruluşu kabul edilmektedir. Kuruluş Türkiye'deki en büyük 500 sanayi kuruluşu içinde 1991 yılında 378. sırada yer almıştır.
Geri
UN SANAYİ
Ulaşabilen en eski kaynaklarda Denizli'de Cumhuriyet döneminin başlangıcında gıda sanayiinin diğer sektörlere göre ön sırada yer aldığı anlaşılmaktadır. Dr. Kemal Şakir 1927 yılında basılan ve Osmanlıca yazılan kitabında, Denizli'de 13 un fabrikasının bulunduğunu belir3tmektedir. Denizli'de gıda sanayii alanında ilk kurulan tesisler un fabrikalarıdır. Günümüzde varolan teknolojiyi kullanarak un üretimini gerçekleştiren fabrika sayısı 3'tür. Bunlardan birisi 1921 yılında kurulmuş olup, modern sanayi kapsamında Denizli'de kurulan ilk fabrikadır. Diğer un fabrikaları ise 1958 ve 1976 yılında kurulmuştur. Sözkonusu üç fabrika yılda yaklaşık olarak 100.000 ton üretim kapasitesiyle Denizli ve çevresinin un gereksinimini karşılamaktadır.
Geri
MEYVE SUYU ve MEŞRUBAT
Denizli'de 4 meşrubat fabrikası bulunmaktadır. Bunlardan biri 1934 yılında diğeri ise 1978 yılında kurulmuştur. Çivril ilçesi ve Çal Akkent kasabasında özel sektöre ait modern meyve konsantre fabrikası bulunmaktadır.
Geri
ŞARAP SANAYİ
İlimizde üzüm üretimi son derece gelişmiş olup, özellikle Çal, Bekilli, Güney, Honaz ve Çivril İlçelerinde yetiştirilen üzümlerin bir kısmı çerezlik olarak, büyük bir bölümü de Güney ve Bekilli İlçelerinde bulunan fabrikalarda şarap haline getirilerek yurt içinde ve yurt dışında pazarlaması yapılmaktadır. İlimiz şarapları özellikle Avrupada ve iç pazarda büyük bir beyeni toplayarak düzenlenen ulusal ve uluslar arası yarışmalarda dereceye girerek ödüller almıştır. İlimiz ekonomisine önemli katkı sağlayan ve yıllık üretim kapasitesi 4 milyon lt olan modern usullerle üretim yapan şarap fabrikaları ürünlerini yurt dışında değişik ülkelere ihraç ederek önemli döviz girdisi sağlamaktadır.
Geri
SÜT ve SÜT ÜRÜNLERİ SANAYİ
Meşrubat sanayii bu sektörde yeralan bir kuruluş gıda sanayiinde ilk kurulan tesisler arasında bulunmaktadır. Süt ve süt ürünleri üreten bu tesis 1958 yılında üretime başlamıştır. Günümüzde küçük ölçekli 10 civarında mandıra bulunmaktadır.
Geri
KURUYEMİŞ ve BAHARAT SANAYİ
Gıda sanayii sektöründe faaliyet gösteren 3 sanayi kuruluşu, baharat ve kuruyemiş üretmektedir. Bu tesislerin ilki 1963 yılında kurulmuş, diğerleri ise 1971 ve 1980 yıllarında üretime geçmişlerdir. Daha çok yakın çevrede üretilen kuruyemişi işleyen ve ambalajlayan tesislerin yıllık üretim miktarı 11.000 ton civarındadır. Baharat fabrikalarında hammadde olarak kullanılan çeşitli bitkiler Akdeniz Bölgesinden temin edilmektedir.
Geri
KİMYA, PETROL, KAUÇUK ve PLASTİK ÜRÜNLERİ SANAYİ
Denizli'de gelişme gösteren sektörlerden biride kimya sanayiidir. Bu sektörde, 11 sanayi kuruluşu bulunmaktadır. Daha çok küçük ölçekli tesislerden meydana gelen kimya sanayiinde 3 plastik halat, 3 plastik ambalaj malzemesi, 2 sera örtüsü ve naylon torba, 2 akü ve 1 firit, ayrıca 3boya fabrikası bulunmaktadır. Denizli'de kimya sanayiinin gelişimi 1970-1980 yılları arasında olmuş ve bu sektörde bulunan 11 sanayi kuruluşunun 10'u sözkonusu yıllar arasında kurulmuştur. Günümüzde sera örtüsü ve naylon üreten tesisin 1970 yılında faaliyete geçmesiyle oluşmaya başlayan kimya sanayii, sonraki yıllarda başka üretim alanlarına da sıçrayarak gelişme göstermiştir. 1972, 1973 ve 1975 yıllarında Denizli'de 3 plastik halat ve 1973'te 1 plastik ambalaj fabrikası üretime başlamıştır.
Kimya sanayii sektöründe 1979 yılında plastik ambalaj malzemesi, 1980 yılında da sera örtüsü üreten 2 sanayi kuruluşu daha üretime başlamış, Denizli'de sanayiinin çeşitlenerek gelişmesi, toptan ve perakende ticaretin canlanmasında etkili olmuştur. Sera örtüsü üreten tesislerin gelişmesi ise yakın çevrede, özellikle de Antalya çevresindeki tarım fa3aliyetlerinin seralarda yoğunlaşması sonucu oluşmuştur. Ayrıca 1970'li yıllarda kurulan ve naylon torba üreten sanayi tesisleri de artan sera örtüsü talebi üzerine üretimlerini çeşitlendirerek sera örtüsü de üretmeye başlamışlardır. Denizli'de son olarak 1986 yılında bir başka plastik ambalaj fabrikası üretime geçmiştir. Denizli'de Kimya sanayii alanında faaliyet gösteren bu kuruluşlar dışında Acıpayam'da Selüloz, Acıgöl kıyısında da Sodyum Sülfat tesisleri bulunmaktadır. Denizli'de 1977-1979 yılları arasında 2 akü fabrikasının üretime geçmesiyle, kimya sanayii sektöründe üretim alanı çeşitlenmiştir.
Geri
ORMAN ÜRÜNLERİ ve MOBİLYA SANAYİ
Denizli'de orman ürünleri ve mobilya sanayii yeterince gelişmemiştir. Bu sanayi sektöründe faaliyette bulunan 3 sanayi kuruluşu bulunmaktadır. Bu sanayi kuruluşlarının birisi 1971 yılında telefon direği ve kereste üretmeye başlamış, son yıllarda inşaat ve turizm sektöründeki gelişmelerle birlikte ortaklarının bir bölümü de yurt dışında çalışan işçilerden oluşan diğer bir mobilya fabrikası da yılda yaklaşık olarak 16.000 adet otel ve motel mobilyası üretmektedir.
Geri
KAĞIT ÜRÜNLERİ SANAYİ
Bu sanayi sektöründe 2 fabrika bulunmakta olup, her ikisi de aynı alanda üretim yapmakta ve oluklu mukavvadan meydana gelen kutu ve viol üretmektedir. Denizli'de kağıt ürünleri sanayiinin yaygınlaşmasına karşın, bu sektörde üretim yapan Dentaş Oluklu Mukavva Sanayii, kendi alanında üretim yapan büyük sanayi kuruluşları arasında yer almaktadır. Türkiye'de de en büyük 500 sanayi kuruluşu arasında 1991 yılında 48. sırada yer almıştır. 1972 yılında kurulan ve 1978 yılında üretime başlayan bu sanayi kuruluşunun Denizli'de kurulmasının en önemli nedeni, fabrikada hammadde olarak kullanılan kraftın üretildiği Seka Silifke ve Dalaman tesislerine yakın olmasıdır.
GeriDOKUMACILIK
Denizli'de dokumacılığın kökeni, Antik dönemlere dayanır. Bu temel uğraş, Çürüksu ve Büyük Menderes vadilerinin, Türkler tarafından iskan edilmesinden sonra da gelişerek devam etmiştir. Dokumacılığı, genellikle kadınlar yapmaktaydı. Çürüksu ovasında yetiştirilen kaliteli pamuklar, iplik haline getirilir; ceviz yaprağı, soğan kabuğu, palamut, sumak, mazı, birçok ot ve köklerden elde edilen boyalarla renklendirilmekte, yörede beslenen uzun ve ince tüylü bir koyun cinsinden elde edilen yünlerden de zarif yünlü kumaşlar dokunurdu. Her iki türdeki iplik elyafının iyi nitelikli oluşu ve kuvvetlice eğrilmesi, kumaşın kaliteli ve uzun süre dayanmasını sağlıyordu.
Bu kumaşlar yapıldıkları kentin adı ile anılır, yurtiçi ve yurtdışı pazarlara da ihraç edilirdi. İbni Batuta'ya göre burada eşi benzeri olmayan altın işlemeli pamuklu elbiseler dokunurdu. Osman Gazi'nin kişisel eşyaları arasından, Denizli tülbentleri, saray kadınları için iç çamaşırlık ince beyaz bezler, bayraklık kırmızı kumaşlar, şalvar çıkmıştır.İshak Fakih, XlV.yy.ın ikinci yarısında Osmanlı Sultanı l. Murat'a ve Germiyanoğlu Süleyman Şah'ın kızının Yıldırım Beyazıt ile evlenmesi nedeniyle, Denizli'den alemli ak bezler alındığını söylemektedir. XVll.yy.da Denizli'yi ziyaret eden Evliya Çelebi'de, Akdağ'ın beyaz pamuk bezinin, Acem ve Musul bezinden daha ince olduğunu yazmaktadır. Bu ifadesine göre, kumaşların o dönemde dünyada üretilen kumaşlarla yarışacak düzeyde olduğu anlaşılıyor. XlX. yy.ın başlarına değin Denizli'de dokumacılık gerçek bir sanat niteliği taşımaktaydı. Bu dönemde bölgedeki bez gereksinimini, tamamıyla yöredeki üreticiler karşılıyordu.
Osmanlı İmparatorluğu'nun açık pazar durumuna gelmesinden önce Denizli'de yetiştirilen pamuk, geleneksel yöntemlerle işlenirdi. Dokuma için gerekli iplik bu yolla sağlanırdı.Daha sonra çoğu İngiliz kaynaklı iplik ve pamuklu dokumaların ithali, pamuk üretimini ve el dokumacılığını olumsuz etkiledi. Yerli kumaşlar ithal malların rekabeti ile karşı karşıya kaldılar. Denizli'ye ilk yabancı dokuma 1872'de girdi. Japon ürünlerinin yerli ürünle rekabeti 1920 lerin sonlarına değin sürdü.
1914'ten önce Denizli dokumaları renk ve desenleriyle üstün nitelikte ürünlerdi. Her bölgenin ünlü dokumaları olduğu gibi, kimi ustaların kendi adlarıyla bilinen ürünleri de bulunuyordu. 1. Dünya Savaşı'nda askere giden ustaların yerleri boş kalmış, dokumacılık yer yer durgunlaşmıştır. Yumağını bitirmeden askere giden ustaların yumakları, yıllarca asılı kalmış, bu işi devam ettirecek usta bulunamamış ve kimi yerlerde dokumacılığı kadınlar sürdürmüştür. Savaş sonunda sağ kalabilen ustalar geri dönerek bu sanatı canlandırmışlarsa da eski niteliğine ulaşamamıştır.
El dokumacılığı bu dönemde yaygın biçimde evlerde ve atölyelerde yapılmaktaydı. 1927'de dokuma tezgahı olmayan ev yok gibiydi, ayrıca 423 dokuma atölyesi vardı.
Denizli merkezi dışında, Buldan, Sarayköy, Babadağ, Tavas, Kızılcabölük ve Kale'de köklü, gelişmiş bir dokumacılık bulunmaktadır. Özellikle Babadağ, Kadıköy dokumalarıyla, Buldan ise beziyle Anadolu'da ün salmıştır. Dokumacılığın büyük çoğunluğunu yatak çarşafları ve alacalar oluşturur. Basmacılık ve kuşakçılık en gelişmiş tekstil dallarından biriydi. Ayrıca kimi köylerde yünden �ılçar�denilen şalvarlık dokunurdu.
Serinhisar'da yünden menevrek, kılçar, çakşırlık, kara kuzu yönünden şalvarlıklar dokunurdu. Bekilli ve Çal'ın Ortaköy köyünde ak bez ve alaca bezler imal edilmiştir. Bürgü, bohça, perde, yastık kılıfı işlemeleri Buldan ve diğer bazı köylerde üretilmiştir. Güney ilçesi Eziler ile Çal'ın Süller kasabasında halı ve kilim dokumacılığı gelişmiştir. Halı, kilim, heybe, torba, çul, çuval, seccade gibi kaba dokuma sanayi ürünlerinin tarihi de çok eskilere dayanmaktadır. Halıcılık, Yatağan, Bozkurt, Çal ve ilçelerinde gelişmiş bir sanattır. Süller kasabası da kilimleri ile ünlüdür.
Acıpayam'ın Yeşilyuva kasabasında 1960 dan önceki yıllarda yolluk, kilim, heybe ve torba dokuyan basit tezgahlar bulunmaktadır. Bu ilkel tezgahlarla kasabanın ihtiyacı karşılanırdı. Bu dokumalardaki ipler evlerde eğrilir ve boyanırdı. Bugün kasaba yün ip boyama ustaları vardır ve eski yöntemle ipleri boyamaktadırlar. Kadınlar da kilim ve yolluk dokumaktadırlar.
Geri
DERİCİLİK
Denizli yöresinde dericilik sanatı da dokumacılık kadar eskidir. Bu uğraş Türkmen Boyları'nın, Denizli yöresine yerleşmelerinden sonra daha da değer kazanmıştır. 1071'de Türklerin Honaz kalesini ele geçirmeleri ile burada ilk yöresel Türk dericilik faaliyetinin temeli atılmıştı. Her ne kadar Denizli dericiliğinin kuruluşu Ahi Evran ile başlatılmakta ise de, Ahi Evran Denizli'ye geldiğinde yörede gelişmiş bir deri sanatı bulunmaktaydı. Ahi Evran'a bağlı şeyhlerden Ahi Kaysar, orta çağda dericiliği Acıpayam'a bağlı Yeşilyuva'da tesis etmişti. T.Toker, debbahlığın piri olarak bilinen Ahi Evran'ın kendi adıyla kurduğu teşkilatın 32 iş koluna ayrıldığını yazar.
Dericilik genellikle bol akarsu olan yerlerde yapılırdı. Bunlar arasında il merkezi, Honaz, Yeşilyuva ve Buldan ilçesine bağlı Narlıdere köyü, tabakçılık ve çizme yapımında gelişmişti. Osmanlı döneminde de önemini koruyan bu sanat, ayakkabıcılık, çizme, cilt, silah aksesuarı ve saraçlık olarak gelişmişti. Hayvan koşumları ve eğerleri, deri ve köseleden üretilmekteydi. Elvan deri olarak nitelendirilen deri örnekleri arasında siyah, kırmızı ve sarı renkler ünlüydü. Yakın bir zamana kadar bu renk derilerden kadınlara, genç kız ve gelinlere Hitit tipinde burnu kalkık, pullu ve işlemeli zarif terlikler yapılırdı.
Yeşilyuva geçmişte olduğu gibi günümüzde de önemli bir dericilik merkezidir. XlX. Yüzyılda kasabanın alt eteklerine değin akan ve kentin ortasından geçen Cilhan ve Macar dereleri boyunca, yüzlerce tabakhane kurulmuştur. Bu tabakhanelerde işlenmiş olan, kösele, sahtiyan ve meşin gibi deri ürünler Konya, Antalya, Girit, Rodos, Muğla ve İzmir'e gönderilmekteydi. Günümüzde de yöre insanı geçimini çoğunlukla ayakkabıcılıktan sağlar ve hemen her evin küçük bir ayakkabı imalathanesi bulunur. Daha önceleri elle dikilen ayakkabılar günümüzde teknolojik gelişmeyle birlikte yerini makinelere bırakmıştır. Geçmişte bir ayakkabının her aşamasını kendileri yapan ustalar bugün sadece belirli bir parçasını yapmaktadırlar. Böylece ayakkabıların belirli bölümleri üzerinde ustalaşma olmaktadır. Bu durum daha seri ve istenilen niteliğe yol açmıştır. Bu aşamalar saya kesimi, saya traşçılığı ve saya dikimidir. Yeşilyuva, günümüzde Türkiye'nin kösele ihtiyacının % 80'nini karşılamaktadır. Ayakkabıcılık, ayakkabı kesme, taban yapıştırması, freze, fora, boyama ayrı ayrı işler haline gelmiştir. Bu mesleğe bağlı olarak semercilik, saraçlık meslekleri de yaygındır
Geri
DESTİ ve BARDAK YAPIMCILIĞI
Testi, toprak bardak, küp, saksı Serinhisar ilçesinde çok eski yıllardan beri devam eden bir sanat dalıdır.
Yörenin kırmızı toprağı, bardak yapımcılığına uygun olduğu için, bu sanat dalı ilçede gelişme göstermiştir. Testi ve bardak yapımcılığı çok uzun ve zahmetli bir iş olduğundan, yeni yetişenler bu mesleğe ilgi göstermemektedir.
Geri
URGANCILIK
Serinhisar ilçesinde urgancılık ata mesleklerinden biri olup, varlığını günümüzde de sürdürmektedir.
Bu işi genellikle kadınlar yapmaktadır.
Erkeklerde üretilen urganların pazarlama işiyle uğraşmaktadırlar.
Geri
BAKIRCILIK
Bakır işlemeciliği geleneksel el sanatlarımızdan olup, Denizli merkezindeki Kaleiçinde yüzyıllardan beri varlığını sürdürmektedir. Burada birçok sofra takımı, çanaklar, iliştirler, kaşık, kepçe, kevgir, sini, leğen, yemek tencereleri, kazanlar, ibrik vb. mutfak eşyaları imal edilmektedir.
Günümüzde bu sanatı sürdürenlerin sayısı oldukça azdır. Bakırdan yapılan mutfak malzemelerinin yerine çelik, alüminyum, porselen, çinko ve plastik gibi maddelerden yapılan daha ucuz ve kullanışlı kap kacaklar almıştır.
Günümüzde bu sanatı devam ettiren ustalar çoğunluğu turist olan bakırdan yapılan süs eşyacılığına yönelmişlerdir.
Geri
TARAKÇILIK
Yatağam Kasabasında camız ve koç boynuzlarından kadın tarağı yapılmaktadır. Günümüzde plastiğin revaşta olması ve boynuz bulunamaması nedeni ile meslek yok olmaktadır. boynuz körüklü ocakta ısıtılarak işlenmektedir. boynuzdan yapılan tarağın tırnaklarının insan saçındaki elektiriklenmeyi aldığı bilinmektedir.
Geri
SEMERCİLİK - SARAÇLIK
Son yıllarda Tarımda makinalaşmanın Artmasına bağlı olarak yük ve iş hayvanı kullanılmamaya başlanmıştır. dolayısıyla eskiden bunlara bağlı olarak çok yaygın olan semer yapımcılığı ve saraçlıkta oldukça azalmıştır. Özellikle gezici ustalar tarafından içra edilen bu sanat kurulan eski pazarlar ve merkezi dükkanlarda icra edilmekteydi. Yeşilyuva Çivril ve Çal ilçelerinde semercilik yaygın bir sanat iken üretilen derilerden yapılan koşum takımları süsler ve günlük kullanım eşyaları yok olmak üzeredir.
Geri
TEL KIRMA ve GÜMÜŞ İŞİ
Tavas Yöremizde yaygın olarak işlenmektedir. Ham maddesi tel aolan bu sanat kadınlar tarafından gerpetle tül yada tülbenteişlenir. Oldukça ince ve pahalı olan bu işlemin mihraplı, elmas ,makaslı ,sepeleme, muskalı, yıldızlı, yapraklı, tıtıl sarmalı gibi motif türleri vardır. gelinlerin çeyizlerinde bulunan bürgü yada örtülerde muhakkak bir tel kırma işi bulunmaktadır. İlimizde sadece Tavas yöresinde yapılan tel kırmaya rağbet çok olmaktadır.
Çivril ilçesinin Beyköyü küçük ev atölyelerinde gümüşcülük yapılmaktadır. takı ve süs eşyası olarak yüzük, küpe, kolye vb. gibi bir çok ürün imal edilir.
Geri
İĞNE İŞLERİ
Bütün yörelerimizde hanımlar tarafında yapılmasına rağmen Tavas yöresinde bir el sanatı ve sektör haline gelmiştir. özellikle çeyizlik üerünlerde tığ ve iğne oyasının çokluğu göze çarpar. Motiflerde çok şeşitli figürler kullanılır.
Geri
AĞAÇ İŞLERİ
Ağaç işleri ilimizin ormanlık yörelerinde daha yaygın olarak yapılmaktadır. Tarım ve hayvancılığa bağlı olarak günlük kullanıma yönelik ağaç ürünler yapılmaktadır.